Bakan Elvan’dan enflasyon ve büyüme mesajı

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, bu yıl yüzde 8’in üstünde büyüme beklediklerini söyledi. Kocaeli’de iş dünyası ile buluşan Elvan, önceliklerinin enflasyonla mücadele olduğunu vurgulayarak, ”Enflasyonun beklenenden daha kalıcı olabileceği riskini göz ardı edemeyiz” dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Kocaeli Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Kocaeli İş Dünyası Buluşması” programında konuştu. Bakanlık olarak, üretime, ihracata ve istihdama can verenlerin, yani ekonomide çarkları döndürenlerin yanında olmaya büyük gayret gösterdiklerine işaret eden Elvan, sağlıklı kararlar için ekonomideki gelişmeleri yerinde gözlemlemenin, ihtiyaçları sahada tespit etmenin ve karşılıklı istişarelerde bulunmanın değerini çok iyi bildiklerini dile getirdi.

Bakan Elvan, 2020’nin tüm dünyada her türlü ekonomik ve sosyal düzenin test edildiği mücadele dolu bir yıl olduğunu, küresel ekonominin 2. Dünya Savaşı sonrası dönemin en derin daralmasını yaşadığını, milyonlarca insanın işsiz kaldığını ifade etti. Tüm ülkelerin ellerindeki imkanlar çerçevesinde krizin olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla görülmemiş ölçülerde genişleyici para ve maliye politikaları uyguladığına dikkat çeken Elvan, aşılanmanın hız kazanması, ertelenmiş talebin devreye girmesi ve geçen senenin düşük baz etkisinin de katkısıyla bu sene küresel çapta yüksek büyüme oranları beklendiğini söyledi.

Bununla birlikte, virüsün yeni varyantlarının küresel toparlanmanın gücü ve sürdürülebilirliğine ilişkin soru işaretleri oluşturduğunu bildiren Elvan, dolayısıyla makro-finansal istikrar açısından dikkatle takip edilmesi ve temkinli olunması gereken bir dönemi yaşadıklarını belirtti. Salgın sürecinin, küresel ekonomik görünüme ilişkin üç temel sorunu da beraberinde getirdiğini belirten Elvan, şunları kaydetti: “Bunlardan ilki, küresel enflasyon oranlarındaki artış. Ekonomik aktivitenin güçlenmesi, arz-talep uyumsuzlukları ve artan emtia fiyatları küresel enflasyonu yukarı çekiyor. Emtia fiyatları artışında, salgın döneminde uygulanan genişlemeci politikalar, kuraklık ve stoklama eğilimindeki yükselişin etkili olduğunu görüyoruz. Küresel emtia fiyatlarındaki bu artış, girdi maliyetleri kanalıyla sanayicimizi de doğrudan etkiliyor. İşin bir diğer boyutu daha var. Gelişmiş ülke otoriteleri, küresel enflasyondaki bu artış eğiliminin geçici olacağını düşünse de enflasyonun beklenenden daha kalıcı olabileceği riskini de göz ardı edemeyiz. Gelişmiş ülke merkez bankalarının önümüzdeki süreçte atacağı adımlar, küresel finansal piyasalar üzerinde doğrudan etkili olacak. Yani finansal piyasalarda küresel anlamda veri duyarlılığının artacağı bir döneme girmekteyiz. Bu da bizim gibi yükselen piyasa ekonomilerinde, sermaye akımları, dış ticaret ve bekleyişler yoluyla dalgalanmalar yaşanmasına sebep olabilir.”